SON HABERLER

Yargıtay, “Eşcinsel içerikli CD ve DVD” bulundurmaya “müstehcenlikten” ceza verilemeyeceğine hükmetti

Yargıtay hatasından döndü: “Eşcinsel görüntüler ‘doğal olmayan’ kavramında değerlendirilemez”

Geç kalmış bu kararı değerlendiren Av. Hayriye Kara, “Aslında herkes bu davalarda ‘müstehcenlikten ceza’ verilmesinin hukuksuzluk olduğunun farkındaydı” dedi.

Kaos GL’de yer alan habere göre; Yargıtay 18. Ceza Dairesi, “eşcinsel CD ve DVD görüntülerinin” evde veya işyerinde ticari amaçlı bulundurulmaması halinde “müstehcenlikten” ceza verilemeyeceğine hükmetti. Yargıtay bu kararıyla daha önce görüntü bulunduranlara “müstehcenlikten” 2 yıla kadar hapis cezası verilmesini onaylayan homofobik kararını bozmuş oldu.

Yargıtay kararına göre, Boyabat’ta yaşayan H.D.’nin işyerinde başka bir iddia nedeniyle yapılan aramada “eşcinsel veya grup halinde cinsel birleşmelere” ait iki adet DVD bulundu. Ancak yapılan incelemede H.D.’nin bu DVD’leri sattığına ilişkin bir bulguya rastlanmadı. Boyabat Asliye Mahkemesi, sanık H.D.’yi “müstehcenlikten” 1 yıl hapse mahkum etti.

Hürriyet’ten Oya Armutçu’nun haberine göre H.D. dosyayı Yargıtay 18. Ceza Dairesi’nde temyiz etti. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı müstehcenlikten mahkumiyetin onanması yönünde görüş bildirdi. Temyiz istemini görüşen Yargıtay, mahkumiyet kararını oybirliği ile bozdu. Bozma kararında, “eşcinsel veya grup halinde bulunulan cinsel birleşmelere ait görüntülerin ‘doğal olmayan’ kavramı içerisinde değerlendirilemeyeceği” ve “çocuklara yönelik müstehcen görüntü içermeyen bu DVD’lerin kişisel amaçlı olarak bulundurulduğunun kabulü ile…” ifadelerine yer verildi.

“Herkes hukuksuzluğun farkındaydı”

Yargıtay’ın bu kararını Kaos GL Derneği Avukatı Hayriye Kara’ya sorduk. Kara, Anayasa Mahkemesi’nin tartışma yaratan “oral, anal, grup, eşcinsel ve lezbiyen” ilişkiler içeren görüntü, ses ve yazıları satanlara, depolayanlara ve bulunduranlara 1 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası verilmesini iptal etmeme kararını hatırlatarak şöyle dedi:

“AYM’nin ‘doğal olmayan cinsel ilişki’ kavramının iptaline ilişkin kararında 4 AYM üyesinin itirazlarının ardından Yargıtay görüşünü değiştirdi. Hatırlarsanız AYM açıkça anayasaya aykırı olan hükmü iptal etmemek için lafı dolandırdıkça dolandırmış, çok bariz olan bir hukuksuzluğu gidermemek için ekstra çaba harcamıştı. Buna rağmen AYM, 4 tane karşı oyla karar verdi. Yani aslında herkes bu hukuksuzluğun farkındaydı. Yargıtay daha vahim durumdaydı, hem ‘doğal olmayan anal ve oral ilişki görüntüleri’ deyip doğal olmayanı tanımladı hem de ‘doğal olan cinsel ilişki kadın cinsel organıyla erkek cinsel organının birleşmesi’ diyerek doğal olanı tanımladı önceki kararlarında.

“Ancak AYM bahsettiğim kararında “doğal olmayan cinsel ilişki hiçbir demokratik toplumda kabul edilemeyecek cinsel davranışlardır” da dedi. Dolaylı olarak ‘anal-oral-eşcinsellik’ bunun içinde değil dedi. İşte AYM kararı ve tartışmalardan sonra Yargıtay içtihadını değiştirdi bu konuda. Hatta yerel mahkemelerden geç de olsa beraat kararları çıkmaya da başladı.

Yargıtay hatasından döndü

Yargıtay’ın 2014 yılında verdiği bir kararda “bir kadın ile bir erkeğin, cinsel organlarının bir araya gelerek ilişkiye girmeleri suretiyle oluşan” cinsel ilişki dışında bütün cinsel ilişkilerin ‘doğal olmadığını’ söylediği açığa çıkmıştı.

İzmir 18. Asliye Ceza Mahkemesi’nin ‘müstehcenlik’ suçuna ilişkin bir dava kararının temyiz edilmesi üzerine Yargıtay’ın 14. Ceza dairesinin önüne giden dava ile ilgili olarak dairenin verdiği kararda şu ifadeler yer alıyordu:

“İnsanlar için doğal cinsel davranışın, devamlılık gösteren Daire kararlarında da vurgulandığı üzere, bir kadın ile bir erkeğin, cinsel organlarının bir araya gelerek ilişkiye girmeleri suretiyle oluştuğu, bunun dışındaki, örneğin birden fazla kişinin bir araya gelerek cinsel ilişkiye girmeleri (grup sex), eşcinsel insanların birbirlerine cinsel davranışlarda bulunmaları, hayvanlarla cinsel ilişki, oral veya anal yoldan cinsel davranışların tamamının doğal olmayan cinsel davranışlar olduğu, dosya içeriğine göre sanığın işyerinde yapılan arama sonucunda, bilirkişi raporunda belirtildiği gibi doğal olmayan yollarla yapılan transeksüel, lezbiyen, anal, alet kullanılmak suretiyle yapılan cinsel davranışlara ilişkin görüntüler olduğunun tespit edilmiş olduğu halde…”

AYM de 2015’te homofobik bir karara imza atmıştı

Anayasa Mahkemesi’nin, “doğal olmayan cinsel ilişki” kavramını karşı oylara rağmen iptal etmemesi 2015 yılında büyük tartışma yaratmıştı.

AYM’nin “bu tür ilişkileri kurmaya ceza verilmiyor” demek zorunda kaldığı karara karşı oy kullanan AYM üyeleri bu kararla, sadece depolayanların değil bu tür görüntüleri bulunduranların dahi cezalandırılacağını belirterek kişilerin mahrem hayatlarına müdahale edildiğini belirtmişti.

Üye Osman Paksüt, cinsellik alanındaki tercihlerin özel hayatın en önemli ve mahrem alanı olduğuna vurgu yaparak kanunla kişilerin cinsellik alanına müdahale edildiğini kaydetti. Paksüt kanuna göre bu tür görüntüleri içeren ses, yazı ve görüntülerin kişinin kendisine ait olsa bile cezalandırılacağına dikkat çekerek “Bu durum, kişilerin özel yaşamlarının gözetlenmesi, teşhir edilmesi ve çoğunluğa uymayanların cezalandırılması şeklindeki ilkel bir müdahaleyi meşru hale getirebilecektir” diye yazmıştı.