Yazın terlemeyi önlemek için faydalı ipuçları
Merhabalar!
Geçen sayıda yazamadım çünkü ev taşıma işiyle uğraşıyordum. Bir de üzerimize karabasan gibi bir uğursuzluk çöktü, hem telefonlarımız hem bilgisayarımız bozuldu. Yetmezmiş gibi evimizden taşınmak zorunda kaldık malumunuz Bağdat Caddesi’ nin “kentsel dönüşümü” bizi de vurdu. Tabi bu soruna başka zaman değineceğim. Ben bu sayıda iki farklı yazı yayınlayacağım. Sevgili Dark Bear’ ın “senden iki yazı yayınlarız Armut’cuğum” cümlesini sonuna kadar bu sayıda suiistimal edeceğim anlayacağınız. Öncelikle yaz aylarına giriş yapmış bulunmaktayız, sıcaklar ve nem derken fazlasıyla terliyoruz. Terlemek, canlıların sağlığı açısından en yararlı eylemlerden biri aslında ama fazlası rahatsız ediyor. Toplantı öncesi gömleklerin koltukaltında ter lekeleri, bembeyaz yıkadığımız bluzumuzun sapsarı leke olması gibi bir çok sorunla genelde yaz aylarında karşılaşırız. Bunun birçok engellenebilme yolu vardır fakat ben çok önermiyorum dışarıdan müdahaleyi. Sebebi ise; insan bünyesine dışardan etki eden hiçbir şeyin yan etkisiz olduğuna inanmamam.
Normalden fazla terliyorsanız şayet hipertiroid gibi bir sorununuz olabilir, bu yüzden kesinlikle öncelikli iş doktora gitmek ve bu süreçte şeker/tuz kullanımını minimuma indirmek olmalı.
Vücut bunun dışında kaygı, stres, alkol ve kafein kullanımının fazlalığından dolayı da terleme yapıyor olabilir. Bu yüzden her zaman dediğimiz gibi önceliğimiz beslenme ve doktor kontrolü olmalı.
Bu sorunun önüne geçmek için uygulanan en yaygın formül koltukaltına botox yaptırmaktır. Bunu önermediğimin altını kalın kalın çizmek isterim. Yaptırıp daha sonrasında atılamayan toksinlerden dolayı çeşitli sağlık sorunları yaşayan birçok insan var. Benim size deneyip memnun kaldığım bir ürünü anlatmak boynumun borcu diye düşünmekteyim.
DRİCLOR!
Bu ara reklamları dönen bu ürünü merakımdan aldım, kullandım. Akşam yatmadan sürüyorsunuz, sabaha normal roll on vesaire kullanıp çıkabiliyor, terleme sorununa çözüm bulmuş oluyorsunuz. Dermatolog bir tanıdığımla görüşüp, tavsiyesiyle kullandığım bu ürünü gerçekten çok beğendim. 2 haftalık kullanım sonucunda güzel bir sonuç elde etmiş oluyorsunuz. Cerrahi operasyon ve botox gibi zorunluluklardan bizi kurtaran bu ürünün tek bir dezavantajı var, çok hassas bünyelerde kaşıntı yapabiliyor ( sürüldüğü bölgede).
Bu ürünü tavsiye eder misin? Diye soran olacak olursa, evet. Kesinlikle bu ürünü tavsiye ederim. Bunun yanı sıra bir küçük tavsiyem daha olacak.
Şap alın, toz şap.
1 yemek kaşığına 1,5 yemek kaşığı lavanta yağı koyun ve karıştırın. Akşamları yatmadan koltukaltınıza sürün bu karışımı. Sabah kalktığınızda da sadece azıcık yağ sürüp pamukla fazlasını alıp çıkın. Ne deodorant ne de roll on ihtiyacınız kalmadan koku sıkıntısını ortadan kaldırmış olacaksınız üstelik tamamen DOĞAL bir yolla.
Şimdi spor ayakkabılarınızı ve şortlarınızı giyip, koşun koşabildiğiniz kadar. Ne terleyecek ne de terleseniz de alüminyum içeren bir madde yerine, kendi doğal kokunuzla ne kendiniz kokunuzu almaya doyacaksınız ne de başkalarına “şu parfümü kullanıyorum” demek zorunda kalacaksınız.
Sevgiler!!!
hazırlayan: armut
Bu yazı ilk defa Homojen Dergi‘nin 5. sayısında yayınlanmıştır.