CHP İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu Ankara Valiliği’nin LGBTİ etkinlik yasağını meclise taşıdı
CHP İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu, Ankara Valiliği’nin LGBTİ etkinliklerine yönelik yasağını Başbakan Binali Yıldırım’a sordu.
Ankara Valiliği’nin; LGBTİ örgütlerinin sinema, sinevizyon, tiyatro, panel, söyleşi, sergi gibi etkinliklerini yasaklamasını meclise taşıyan CHP Parti Meclisi Üyesi ve İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Başbakan Binali Yıldırım’ın cevaplaması istemiyle bir soru önergesi verdi.
Yasaklama kararı LGBTİ bireylere yani toplumun bir kesimine karşı açıkça bir “ayrımcılık” değil midir?
Tanrıkulu önergede şu ifadeleri kullandı:
“Ankara Valiliği’nin LGBTİ örgütlerinin sinema, sinevizyon, tiyatro, panel, söyleşi, sergi gibi etkinliklerini 18 Kasım 2017 tarihinden itibaren yasakladığı haberleri basına yansımıştır.”
“Valilik yasaklama gerekçesini “Söz konusu paylaşımlarla halkın sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik edeceği, bu nedenle kamu güvenliği açısından açık ve yakın tehlikenin ortaya çıkabileceği; ayrıca kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlığın ve ahlakın veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunmasını tehlikeye düşürebileceği göz önünde bulundurulduğunda yapılmak istenen organizasyona katılacak olan grup ve şahıslara yönelik birtakım toplumsal duyarlılıklar nedeniyle de bazı kesimler tarafından tepki gösterilebileceği ve provokasyonlara neden olabileceği değerlendirilmektedir” ifadeleri ile açıklamıştır. Bundan hemen önce de 16-17 Kasım 2017 tarihlerinde düzenlenecek Alman LGBTİ Film Günleri “kamu güvenliği” gerekçesi ile yasaklanmıştı.”
“Nefret suçları, cezasızlığın, en sık gerçekleştiği suçlardan birini oluşturmaktadır. LGBTİ bireylere yönelik suçlarda ise, suç ve cezasızlık oranları maalesef son derece yaygın ve yüksek orandadır. Dünyanın birçok ülkesinde 20 Kasım “Nefret Suçu Mağduru Transları Anma Günü ”dür.”
“Cezasızlıkla mücadele ve mağduriyetin giderimi bakımından böylesi günler son derece önemlidir. Suçun ve mağduriyetin açığa çıkması, kamuya teşhiri ve mağdurların “acı”larını toplumsal olarak haykırabilmeleri demokratik bir hak olmanın yanı sıra cezasızlıkla mücadele bakımından da son derece mühimdir.”
“Bu bağlamda;
1.Ankara Valiliği’nin yasaklama kararı LGBTİ bireylere yani toplumun bir kesimine karşı açıkça bir “ayrımcılık” değil midir?
2.Yasaklama kararına ilişkin açıklamanın dışında Ankara Valiliği’nin elinde herhangi bir somut bulgu, bilgi ve belge var mıdır?
3.Son bir yıl içinde Türkiye’de illere göre farklı cinsel yönelimi olan bireylere yönelik toplam kaç saldırı gerçekleşmiştir? Bu olaylarda ölen ve yaralananların adları, olay yerleri ve tarihleri nedir?
4.Bu tür saldırılar sonucunda açılan soruşturma ve davaların halihazırdaki durumu nedir?
5.Gerek Ankara Valiliği, gerek İçişleri Bakanlığı ve devletin diğer kurumları insanların ayrımcılığa maruz kalmaması, cinsel yönelimleri, görünüşleri, inançları, etnik kökenleri, dinsel tercihleri gibi gerekçelerle saldırıya uğramaması ve saldırılardan korunması için ne gibi önlemler almaktadır?
6.2002-2017 yılları arasında yıllar bazında 20 Kasım tarihi itibariyle Türkiye genelinde illere göre toplam kaç LGBTİ birey yaşanan saldırı ve şiddet olayları akabinde yaşamını yitirmiştir?”
Kaynak: Kaos GL