Avrupa Birliği Türkiye’yi LGBTİ Hakları Konusunda da Sınıfta Bıraktı
Avrupa Birliği İlerleme Raporu’ndan: “Köktendinci terörist gruplardan tehdit alan LGBTİ örgütleri korunmuyor. Yürüyüşler yasaklanıyor. İnsan hakları yasası da ayrımcılık yapıyor. Nefret ve şiddet tırmanıyor, koruyucu yasal düzenlemeler ise yok.”
Geçtiğimiz haftalarda açıklanan Avrupa Birliği Komisyonu Türkiye 2016 İlerleme Raporu’nda LGBTİ’lere dönük ayrımcılık da geniş yer buldu. 102 sayfalık rapordan cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği temelli ayrımcılığa ilişkin çok sayıda eleştiri yer alıyor.
Tehdit alan LGBTİ örgütleri korunmuyor
Raporda, “Toplumsal cinsiyet temelli şiddet, ayrımcılık, azınlıklara dönük nefret söylemi, nefret suçu ve LGBTİ’lerin insan haklarının ihlalleri endişe verici” denilerek, ayrımcılık karşıtlığının hem yasalarda hem de pratikte yeteri kadar uygulanmadığı vurgulanıyor. “En savunmasız grup ya da kişilerin hakları korunmalıdır” ifadeleri yer alıyor.
Kaos GL’nin IŞİD tarafından tehdit edilmesi de raporda şu ifadelerle yer alıyor: “Köktendinci terörist gruplardan tehdit alan LGBTİ örgütleri hükümetten koruma alamadı.”
Yürüyüşler engelleniyor
LGBTİ yürüyüşlerinin yasaklanması ve polis şiddetine ilişkin ise raporda şöyle deniliyor:
“Bu süreçte yetkililerin barışçıl gösterilere karşı aşırı şiddet kullanımı yaygındı. Ankara ve İstanbul’daki LGBTİ yürüyüşleri yasaklandı. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin toplanma özgürlüğünü düzenleyen maddesi uygulanmalıdır.
“Ankara’da homofobi karşıtı bir yürüyüş yasaklandı. Haziran’da LGBTİ Onur Yürüüyşü ikinci defa engellendi.”
İnsan hakları yasası ayrımcılık yapıyor
Cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığı yapan yeni Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanunu da eleştiriliyor:
“LGBTİ’lerin temel haklarıyla ilgili endişe verici gelişmeler var. Yeni Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanunu, ayrımcılık maddesinde cinsel yönelim ve kimliği açıkça içermiyor.”
Nefret ve şiddet yaygın, yasal koruma yok
Rapordan LGBTİ’lere ilişkin öne çıkan diğer başlıklar şöyle:
“Anayasa, örgütlenme özgürlüğünü sağlıyor ancak pratikte bu özgürlük kısıtlanıyor. Çok fazla LGBTİ, kadın ve hak örgütü üzerlerindeki idari yükten şikayetçi.
“Orduda eşcinsellik hâlâ “psikoseksüel bozukluk” ve “hastalık” olarak tanımlanıyor.
“LGBTİ toplumuna dönük şiddet ve gözdağı verme arttı. En az iki kişi öldürüldü.
“Translara dönük nefret suçu ve saldırı; polis şiddeti endişe verici olmaya devam ediyor. Bu suçlara dönük herhangi bir yasal düzenleme bulunmuyor. Bu saldırılarda LGBTİ’lerin açtığı davalar etkin bir şekilde yürütülmüyor.
“İstihdamda cinsel yönelime dair ayrımcılık yaygın bir şekilde devam ediyor.”
Kaynak: Kaos GL
