SON HABERLER

Azerbaycan polisi LGBTİ’leri gözaltına alıp işkence uyguluyor

Azerbaycan’da polis eşcinsel ve transları gözaltına aldı. Gözaltına alınanlara işkence uyguladı.

Yerel LGBT aktivistlerinin bildirdiğine göre Bakü civarında bir dizi baskının ardından polis onlarca eşcinsel ve trans bireyi gözaltına alıp döverek işkence uyguladı.

Yakalamalara neyin neden olduğu ya da kaç kişinin etkilendiği belirsiz. Vakalar üzerinde çalışan avukatlar, birkaç gün içinde en az 100 kişinin gözaltına alındığını söylüyor.

Nefes LGBT Azerbaycan Birliği başkanı Cavit Nabiyev, 22 Eylül’de yayınlanan bir video mesajında, “Birdenbire, bizce görünen bir neden olmadan, İçişleri Bakanlığı’nın polis memurları eşcinsel ve transseksüllere yönelik baskınlar düzenledi” dedi.

Nabiyev, baskınların “eşcinsellerin toplandığı bilinen evlerde” ve kamusal yerlerde gerçekleştiğini söyledi. Gözaltına alınanlardan bazıları, arkadaşlarını ihbar etmeye zorlandı. Aile üyelerinin ve avukatların, gözaltındakilerle görüşmelerine izin verilmedi.

İsveç’te bir insan hakları grubu olan ‘İnsan Hakları Savunucuları’, isimlerinin saklı kalması koşuluyla Bakü’deki bazı aktivistlerle konuştu.

Grup, bir bildirisinde “Aktivistler, gözaltındakilerin dayak, sözlü taciz, zorla tıbbi muayene ve transseksüel kadınların başlarının zorla traş edilmesine maruz kaldığını bildiriyor” dedi. “Bunların birçoğu, ancak LGBTİ camiasındaki arkadaşlarının adreslerini verdikten sonra serbest bırakıldı. Ardından bu arkadaşlar da tutuklanıp aynı muameleye maruz bırakıldı. Gözaltındakilerden belirlenemeyen sayıdaki bir bölümü 20 ya da 30 günlük idari gözetim cezasına çarptırıldı.”

Polis, gözaltıların kişilerin cinsel yönelimiyle ilgisi olmadığını iddia ederek gerekçenin “fuhuş faaliyetinde bulunmak” olduğunu savundu.

Resmi açıklamalara göre polis memurları, fuhuş şikayeti üzerine insanları gözaltına aldı. Açıklamalarda, önlemlerin Azerbaycan yasalarına tamamen uygun olarak alındığı söyleniyor.

Azerbaycan İçişleri Bakanlığı’ndan bir temsilci, Caucasian Knot adlı haber kaynağına şu açıklamayı yaptı: “Ülkemizde cinsel azınlıklara hiçbir zaman zulmedilmemiştir. Ancak bu, onların yasaların üstünde oldukları anlamına da gelmez.”

Sözcü, “Geleneksel olmayan cinsel yönelimden insanların”, Bakü’nün merkezinde, fuhuş faaliyetinde bulunmak üzere toplandığını iddia etti. “Vatandaşlar defalarca polise, bu yasadışı faaliyetleri durdurması için başvurdu. Bununla bağlantılı olarak polis önlemler aldı” diye de ekledi.

İnsan hakları grupları polisin, tutuklananların hepsinin “AIDS ve diğer cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar” taşıdığı yönünde bir medya anlatısı için çaba harcadığını söylüyor. Küçük bir parti olan Adalet Partisi başkan yardımcısı Ayaz Efendiyev “Ahlaksızlık ve tehlikeli hastalıkların kaynağı olan, Allah’ın lanetine uğramış bu mahlukları savunarak, Batılı çevreler uzun süredir “insan hakları” adı altında millî adet ve ananelerimizi tahrip etmekle meşguller” dedi.

Olay hakkındaki ilk haberler, Azerbaycan’ın kuzeydeki komşusu Çeçenistan’ı anımsatıyor. Çeçenistan da geçen aylarda eşcinsellere yönelik baskın ve tutuklamalar gerçekleştirmiş, bazı durumlarda gözaltındakilere işkence etmiş ve katletmişti.

Azerbaycan’ın LGBTİ meselesinde çok kötü bir ünü var. Yakın zamanda ülke, önde gelen bir hak grubu tarafından Avrupa’da LGBTİ vatandaş olarak yaşanabilecek en kötü yer olarak belirlenmişti.

Geçen yıl yayınlanan İLGA-Avrupa Gökkuşağı Endeksi 49 Avrupa ülkesini, LGBTİ topluluklarını etkileyen yasalar, politikalar ve uygulamalara göre sıralıyor. Azerbaycan, örgütün yasal eşitlik ölçütlerinin yalnızca yüzde beşini yerine getiriyordu.

Eşcinsellik Azerbaycan’da 2001’de yasallaşmasına karşın ülke, LGBTİ toplumunu nefret suçu ve ayrımcılıktan korumada sürekli olarak başarısız oldu.

2014’te Azerbaycan’da hemcins bir çift, kişisel bilgilerinin yerel haber kaynakları tarafından internette yayınlanmasının ardından Türkiye’ye kaçmaya zorlanmıştı. Çift ölüm tehditleri almış, uğradıkları zulmün baskısı ayrılmalarına neden olmuştu.

Aynı yıl, önde gelen bir LGBTİ aktivisti olan İsa Şahmarlı gökkuşağı bayrağına sarınarak kendini öldürmüştü. Ardında “Aşk aşktır diye elimden geldiğince açıklamaya çalıştım ama ailem ve arkadaşlarım hiç anlamadı” diyen bir video bırakmıştı.

Devlet yetkilileri de engellemelerde bulunmuştu. 2009’da Azeri’yle Ermeni hemcinsler arasında geçen bir aşk hikayesini işleyen bir romanın polis tarafından satıştan kaldırılması emredilmişti. Yazarın da katılacağı bir panel de açıktan yapılan tehditler ve gözdağı nedeniyle iptal edilmişti.

AB Parlamentosu 2015’te Azerbaycan’la ilgili bir karar alarak insan hakları savunucularına yönelik muamelesini kınadı ve LGBTİ’lerin durumu hakkında son derece endişeli olduğunu belirtti.

Kaynak: Kaos GL